Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/5558 E.  ,  2023/625 K.

“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/5558
Karar No : 2023/625

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, ortağı olduğu şirketten tahsil edilemeyen amme alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … gün ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; asıl borçlu şirkete ihbarname ve ödeme emri tebliği suretiyle usulüne uygun olarak kesinleştirildiği anlaşılan amme alacaklarından dolayı, defter ve belgelerin istenildiği dönemde ortak sıfatı bulunduğundan sorumlu olduğu anlaşılan davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : .Davacı tarafından, şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğinin usule uygun olmadığı, borcun zamanaşımına uğradığı, şirketin diğer ortağı … adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davada verilen kabul kararının temyizde onandığı, iş bu dava ile diğer ortağın dava konusunun birebir aynı olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesinde “Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının 06/12/2006 tarihine kadar asıl amme borçlusu … İnş. Gıd. San. Ve Taş. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2006 yılı defter ve belgelerinin ibraz edilmesi istemini konu alan 29/11/2011 tarihli defter belge isteme yazılarının anılan şirket müdürü …’e tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmemesi üzerine anılan şirket hakkında tanzim edilen Vergi İnceleme Raporuna binaen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatı yapıldığı, tarh edilen vergiler ile cezaların ödenmemesi üzerine davacı adına hissesi oranında tanzim edilen ödeme emirlerinin tebliğ edildiği görülmüştür.
Olayda davacının 06/12/2006 tarihinde şirket ortaklığından ayrıldığı, dava konusu ödeme emri içeriği vergi borcunun ise 2006 yılı yani davacının ortak olduğu döneme ait olduğu anlaşılmakla birlikte, vergiyi doğuran olayın 29/11/2011 tarihli defter ve belge isteme yazısının tebliğine rağmen bu tarihteki mevcut kanuni temsilci ve ortakların bu yükümlülüğü yerine getirmemesinden kaynaklandığı, dolayısıyla davacının anılan dönemler için ortaklık sıfatından kaynaklanan ve bu yıla ilişkin yapılacak bir inceleme sonrası tarh edilen vergi ve kesilen cezalara karşı sorumluluğu devam etmekte ise de, davacının vergisel sorumluluğunun kendi dönemine ilişkin beyanname verilmemesi, beyan edilen borcun ödenmemesinin tespiti halinde söz konusu olabileceği, ortaklık sıfatının sona ermesinden sonra görev yapan kanuni temsilci veya ortakların defter ve belge ibraz etmeme eyleminden kendisine atfedilecek bir kusur bulunmadığından sorumlu tutulamayacağından asıl borçlu şirketten alınamayan vergi ve cezaların tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 09/02/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, temyize konu Vergi Mahkemesi kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.

Share

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

%d blogcu bunu beğendi: