Davaya bakan hakimin “Bu davada sanki mirasın taksimi var gibi ama bakacağız” şeklinde bir söz “ihsası rey” olarak algılanamaz. red talebini inceleyen merci tarafından, hakimin reddi talebinin reddine karar verilmesi doğrudur.

5. Hukuk Dairesi         2020/11860 E.  ,  2021/1915 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından reddi hakim talebinde bulunulmuştur. Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R-
Taraflar arasında görülen … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/66 Esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında davacı vekili tarafından 23.12.2015 tarihli celsede “ benzer mahiyette olan ve bağlantılı olunduğu düşünülen 2015/64 esas sayılı dosyada duruşma zaptına yansıyan gerekçelerle çekilmenin talep edildiği ve mahkemece de bu talebin kabul edildiği bu durumla ilgili olan bu davadan da çekilmenin uygun olacağı belirtilerek reddi hakim talep edilmiştir.
Reddi istenen hakim tarafından “davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında bu dava bana mirasın taksimi gibi geliyor şeklinde beyanda bulunduğum yönündeki beyanı kelimesi kelimesine değilse de içerik olarak doğru, fakat eksiktir. Kelimesi kelimesine olmasa da hatırladığım kadarıyla “bu davada sanki mirasın taksimi var gibi ama bakacağız” şeklinde bir söz söylemiştim. Ancak bu söz, taraflar arasındaki diğer işlemler yanında uyuşmazlığın tespitinin de yapılmasının gerekli olduğu öninceleme aşamasında dosyadan edinilen ilk izlenimi ifade etmek amacıyla sarfedilmiş bir söz olup davanın esası hakkındaki kanaatimi ifade eden bir söz değildir. Buna rağmen, sözkonusu beyanım “ihsası rey” olarak algılandığına göre söylenmemesi gereken ve amacını aşan bir söz olarak değerlendirilmeli ve davacı vekilinin ret talebi ve benim davadan çekilmem kanuna uygun sayılmalıdır.
Davacı vekilinin ret sebebi olarak ileri sürdüğü tanığa sorulan sorunun yanlı olarak reddi meselesine gelince; davacı vekili tanığa davalı tarafın kendisi ile görüşüp görüşmediği, tarafları anlaştırma talepleri olup olmadığı hususunun sorulmasını talep etmiştir. Tanık, HMK’nın ispat ve deliller başlıklı dördüncü kısmında düzenlenen bir ispat aracıdır. HMK 187. maddesi gereğince ispatın konusunu, tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. Davacı vekilinin tanığa sorulmasını istediği sorunun uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalarla ilgili olmadığı izahtan varestedir. Bu nedenle davacı vekilinin talebinin reddinde herhangi bir usulsüzlük olmadığı gibi yanlı bir davranış olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir.” şeklinde mütalaada bulunulmuş, red talebini inceleyen merci tarafından, hakimin reddi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde sayılan ret sebeplerinden değildir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


5. Hukuk Dairesi         2020/11861 E.  ,  2021/1916 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından reddi hakim talebinde bulunulmuştur. Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R-
Taraflar arasında görülen … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/65 Esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında davacı vekili tarafından 23.12.2015 tarihli celsede “ benzer mahiyette olan ve bağlantılı olunduğu düşünülen 2015/64 esas sayılı dosyada duruşma zaptına yansıyan gerekçelerle çekilmenin talep edildiği ve mahkemece de bu talebin kabul edildiği bu durumla ilgili olan bu davadan da çekilmenin uygun olacağı belirtilerek reddi hakim talep edilmiştir.
Reddi istenen hakim tarafından “davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında bu dava bana mirasın taksimi gibi geliyor şeklinde beyanda bulunduğum yönündeki beyanı kelimesi kelimesine değilse de içerik olarak doğru, fakat eksiktir. Kelimesi kelimesine olmasa da hatırladığım kadarıyla “bu davada sanki mirasın taksimi var gibi ama bakacağız” şeklinde bir söz söylemiştim. Ancak bu söz, taraflar arasındaki diğer işlemler yanında uyuşmazlığın tespitinin de yapılmasının gerekli olduğu öninceleme aşamasında dosyadan edinilen ilk izlenimi ifade etmek amacıyla sarfedilmiş bir söz olup davanın esası hakkındaki kanaatimi ifade eden bir söz değildir. Buna rağmen, sözkonusu beyanım “ihsası rey” olarak algılandığına göre söylenmemesi gereken ve amacını aşan bir söz olarak değerlendirilmeli ve davacı vekilinin ret talebi ve benim davadan çekilmem kanuna uygun sayılmalıdır.
Davacı vekilinin ret sebebi olarak ileri sürdüğü tanığa sorulan sorunun yanlı olarak reddi meselesine gelince; davacı vekili tanığa davalı tarafın kendisi ile görüşüp görüşmediği, tarafları anlaştırma talepleri olup olmadığı hususunun sorulmasını talep etmiştir. Tanık, HMK’nın ispat ve deliller başlıklı dördüncü kısmında düzenlenen bir ispat aracıdır. HMK 187. maddesi gereğince ispatın konusunu, tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. Davacı vekilinin tanığa sorulmasını istediği sorunun uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalarla ilgili olmadığı izahtan varestedir. Bu nedenle davacı vekilinin talebinin reddinde herhangi bir usulsüzlük olmadığı gibi yanlı bir davranış olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir.” şeklinde mütalaada bulunulmuş, red talebini inceleyen merci tarafından, hakimin reddi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde sayılan ret sebeplerinden değildir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Share

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

%d blogcu bunu beğendi: